Birçoğumuz, tarzımızı ve dünya görüşümüzü yansıtan dövmelerle vücudumuzu süslemek isteriz. Ancak daha önce dövme yaptıranların yaşadığı olumsuz durumlardan dolayı bazı kaygılar duymak son derece doğaldır. Görüntüsü ve etkileri itibarıyla bir hayli caydırıcı olan dövme enfeksiyonu da bunlar arasında yer alır. Bu sorunla genelde yanlış ve özensiz uygulamaların neticesinde karşılaşılır. Dövme sonrası bakımın aksatılması da söz konusu problemin etkilerini artırır. Dövme yaptırmak isteyen fakat bu konuda endişeleri bulunanların enfeksiyona dair detayları öğrenmesinde fayda vardır.
Dövme enfeksiyonu, iğne aracılığıyla pigmentin deri altına yerleştirmesinin ardından oluşan reaksiyonları ifade eder. Dermis dokusuna yapılan bu işlemle deride mikro yaralar açılır. Dış faktörlere karşı savunmasız olan açık yaralar bakterilerle temas ettiğinde bu sorun meydana gelir. Dövme sırasında ciltte oluşan problemlerin yanı sıra kan yoluyla virüs bulaşması riski de bulunur. Dövmeyle bulaşan virüsler arasında; AIDS diğer adıyla HIV, Hepatit B ve Hepatit C yer alır.
Dövme yaptırdıktan sonra ilgili bölümde bazı değişiklikler gözlemlenir. Dövme enfeksiyonu da tıpkı bu süreçte olduğu gibi ciltte bazı belirtiler meydana gelmesine sebebiyet verir. Ancak bu noktada dövme sonrası oluşan reaksiyonlarla enfeksiyonun etkilerini birbirinden ayırmak önemlidir. Dövmenin iyileşme sürecinde hafif kızarma, kabuklanma ve kanamayla karşılaşmak doğaldır. Söz konusu değişimler, dövmenin cilde uyum sağlamaya başladığını gösterir. Bu belirtilerin normalin üzerinde gerçekleşmesi ise enfeksiyonun varlığına işaret edebilir.
Dövme enfeksiyonuna yol açan pek çok neden bulunur. Bunlardan biri; dövme yapımı sırasında kullanılan malzemelerin yeterince sterilize edilmemesidir. Tek kullanımlık olmayan aletlerin her işlemden önce temizlenmesi gerekir. Aksi takdirde cilt hastalıklarının başkalarına bulaşması kaçınılmaz hâle gelecektir. Ayrıca işlemin ardından ilgili bölgeyi temiz ve kuru tutmamak da dövme enfeksiyonuna neden olabilir. Yani enfeksiyonun oluşmaması için dövmenin hem yapım hem de bakım aşamasına özen göstermek son derece önemli.
Dövme yaptırmak istediğimizde dikkat edeceğimiz ilk detay; işlemin hijyenik şartlarda uygulanması olabilir. Sürece bir adım atmadan önce tercih edilen stüdyonun her detaya özen gösterdiğinden emin olmak gerekir. Kullanılan malzemelerden hijyen konusunda alınan önlemlere kadar tüm ayrıntıları öğrenmekte fayda vardır. Hijyen koşullarından ödün vermeyen Cleopatra Ink stüdyolarında her işlemin ardından özenli bir şekilde sterilize edilen aletlerle titiz bir çalışma yürütülür. Bu sayede gönül rahatlığıyla dövme yaptırmak mümkün hâle gelir.
Dövme yapımında tek kullanımlık boya kutusu ve iğne gibi malzemeler tercih edilir. Böylece HIV ve Hepatit B gibi hastalıkların dövme yoluyla bulaşmasına karşı önlem alınır. Stüdyo ve kullanılan malzemeler gibi dövme yapılacak bölümün de hijyenik olması oldukça kritiktir. Desenlerin işleneceği kısmın öncelikle bakterilerden arındırılması gerekir. Bunun için ilgili alan, antibakteriyel ürünlerle temizlenir. Böylece deri altına minimum düzeyde bakterinin ulaşması sağlanır.
Vücudumuzda yer almasını istediğimiz desene karar verdikten sonra dövme yaptırmaya hazır oluruz. Fakat en az dövme yapımı kadar söz konusu işlemin ardından gelen süreci de göz önünde bulundurmak gerekir. Misal dövme yapılan alanın bir süreliğine kıyafetlerle temasının önlenmesi, es geçilmemesi gereken hususlar arasındadır. Bunun için ilgili bölüme bandaj ya da streç film sarılır. İlk 48 saat, dövme sonrası oluşması muhtemel enfeksiyonu önlemek adına son derece önemlidir. Bu süre zarfında dövmenin yer aldığı kısmın yeterince temiz tutulmaması hâlinde söz konusu sorunla karşı karşıya kalınma ihtimali artacaktır.
Dövme sonrasında oluşan kabuklanma ve kızarma gibi belirtilerin yaklaşık 2 hafta içerisinde geçtiği bilinir. Bu etkilerin zamanla azalmak yerine artarak devam etmesi ise dövme enfeksiyonunun oluştuğunun göstergelerindendir.. Örneğin ilgili bölümde aşırı kızarma ve bu soruna eşlik eden yanma gibi reaksiyonlar meydana gelebilir. Aşağıda en sık rastlanan dövme enfeksiyonu belirtileri yer alır.
Sayılan belirtiler, dövme sonrası oluşan enfeksiyonun türüne göre değişiklik gösterebilir. Cilt rahatsızlıklarında genelde deri üzerinde değişimlerin meydana geldiği gözlemlenir. Kan yoluyla bulaşan hastalıklarda ise ateş ve titreme gibi etkilere rastlanabilir. Bahsi geçen durumlarla karşılaşıldığında vakit kaybetmeden gereken önlemleri almak son derece önemlidir. Bu sayede geç kalmadan dövme enfeksiyonu tedavisine başlanabilir ve bu sorunun üstesinden gelinebilir.
Dövme yaptırılan bölgede anormal ve yoğun belirtiler oluştuğunda enfeksiyonun varlığından söz edilebilir. Aşırı hassasiyet ve ağrı gibi etkilerle karşılaşıldığında öncelikle uzmanlardan destek almak gerekir. Bu doğrultuda enfeksiyonun meydana geldiği alandan örnek alınabilir. Doktor muayenesinin ardından ilgili bölümde herhangi bir rahatsızlığın olup olmadığını anlamak mümkün hâle gelir. Enfeksiyon kapan dövmenin tedavisi için bazı detayları da göz önünde bulundurmak önemli. Dövme enfeksiyonu olması durumunda uygulanması tavsiye edilen hususlar şunlardır;
Sayılan noktalar, dövme enfeksiyonun deri üzerinde meydana getirdiği rahatsızlıkların geçmesine yardımcı olur. Yani bir nevi uzman kontrolünde uygulanan tedaviden daha hızlı sonuç alınmasına katkı sağlar. Kan yoluyla bulaşan virüslerde ise daha kapsamlı ve uzun süreli bir tedaviyle karşılaşılır. Bu hastalıkların geçmesi için antibiyotikli ilaç kullanılması ve düzenli aralıklarla doktor kontrolüne gidilmesi gerekebilir.
Dövme enfeksiyonu tedavisinin ne kadar süreceği, çeşitli durumlara göre değişiklik gösterir. Deride meydana gelen kızarıklık ve kabarma gibi reaksiyonlar, kullanılan antibiyotikli kremlerle zamanla azalabilir. Ancak belirtilerin yoğunluğu ve karşılaşılan rahatsızlığın türüne göre tedavinin nispeten daha uzun sürdüğü durumlar da olur. Örneğin ciltteki kabarık kısımların artarak iltihaplı hâle gelmesi sonucunda tedavinin biraz daha zaman alacağı söylenebilir.
Kimi zaman dövme enfeksiyonu belirtilerine yüksek ateş ve ağrı gibi rahatsızlıklar eşlik eder. Bu gibi durumlarda uygulanacak tedavinin kapsamı ve süresi de değişebilir. Söz konusu problemin etkilerinin tamamen geçmesi için yaklaşık 2 hafta kadar ilaç alınır. Enfeksiyonun etkilerinin ağır seyretmesi hâlinde tedavi birkaç ay sürebilir. HIV ve Hepatit B gibi dövme sırasında bulaşabilecek viral enfeksiyonların tedavisi ise ömür boyu devam eder.
Dövme enfeksiyonunu önlemek için birtakım ayrıntıları göz ardı etmemek son derece önemlidir.. Bunların başında elbette dövmenin yapılacağı stüdyonun güvenilir ve profesyonel hizmet vermesi gelir. Bu sayede hijyen açısından herhangi bir kaygı duymadan dövme yaptırmak mümkündür. Öte yandan dövme yaptırdıktan sonraki süreci de es geçmemek önemli. Dövme enfeksiyonunu önlemek için şu hususları göz önünde bulundurmak yararlı olabilir:
Dövmenin iyileşme sürecinde teni sarmayan kıyafetler giyilmesi tavsiye edilir. Böylece ilgili bölümde yer alan açık yaraların tahriş olması önlenir. Ayrıca bakterilere karşı savunmasız olan bu alanlar daha hızlı iyileşebilir.
Dövme sonrası enfeksiyon oluşumunu önlemek için ilgili alanın doğrudan güneşe maruz kalmaması tavsiye edilir. Güneş ışınları, dövmenin deriyle bütünleşmesini ve iyileşme sürecini geciktirir. Ayrıca dövme yapılan bölümü düzenli aralıklarla nemlendirmek de bir hayli önemlidir. Temiz içeriğe sahip ve antialerjik kremler aracılığıyla dövmenin, enfeksiyon kapmadan cilde uyum sağlaması kolaylaşır.
Kategoriler